Blog

Kardeş Katli Hakkında

Kardeş katli , bir kişinin sultan olduktan sonra isyan etmeseler bile kardeşlerini (diğer erkek akrabalarını da katmak lazım buna) öldürme hakkıdır. Zaten uygulanan bu durum , Fatih Sultan Mehmet tarafından kanunla düzenlenmiştir
Kardeş katli hem ahlaksızdır , insanlık dışıdır hem de İslam'a göre de suçtur, cinayettir.  Bu sebeple masum bir kişinin öldürülmesini savunan bir İslam bilgini bulamazsınız. Bulursanız da ya sahtekardır ya da şerefsizdir. 
 
"Taht kavgalarıyla iç savaş önlenmiş, bir çok insan ölmemiş ve ülke bölünmemiştir". Genellikle kardeş katline karşı çıkmayanlar bu görüşü öne sürerler. Buna cevap basittir. "Senin devletin de ülken de batsın eğer bir masum insan öleceğine". İhtimal hesabına göre adam mı öldürülür ? (Ben senin bana isyan etme ihtimalini sevdim gibi bir şey :) ) O zaman bir sultan, adamın yüzüne bakıp "senin isyan etme ihtimalin var gibi, gözünden anladım" deyip adam asabilir mi ? İsyan etmesini engelleyecek önemleri alırsın sadece. İnsanın canına kıyamazsın (hele bir bebek ve çocuğun nasıl canına kıyarsın ? Bir bebek nasıl boğulur bunu kaç kişi yapabilir, yaptırabilir ? )
 
Masum bir insanın canını, bırakın ülke karışacak ve yüzlerce insan ölecek ihtimalini, dünya yok olsa, tüm dünya insanları birbirini öldürecek olsa bile alamazsınız. Bu sağlam bir mantık-ahlak ilkesidir. Eğer bunun aksini savunursan, herhangi bir sebeble bir masum bir insanın canı alınabilir dersen, masum insanları öldüren teröristlerden bir farkın kalmaz. Çünkü bir teröriste göre de davası için bazı masum insanların ölmesinde sorun yoktur. Halbuki "masum bir insan her ne olursa olsun öldürülemez" ahlak kuralına sahip olsalardı hiç bir şekilde terör uygulayamazlardı. Benzer bir şekilde savaşlarda da tek bir masum insan ölmezdi. Ancak bu ahlak kuralından bihaber o kadar çok insan yetiştiriliyor ki bu sorun olmuyor dünyada. 
 
Türk devlet geleneğinde kardeşler arasında ülkeyi paylaştırma geleneği de var. Birbirlerini öldürmek yerine ülkeyi paylaştırıyorlar oluyor bitiyor. Buna da şu şekilde karşı çıkıyorlar : İyi de o zaman bu iki ülke arasında savaş çıkıyor. Buna da cevap basit.  Sanki tek başınayken , ülke bütün haldeyken başkalarıyla savaşmıyorlar mı ? Kardeşler arasında paylaştırılan ülkeler arasında savaş ve barış yapmak kendi ellerinde değil mi ? Eğer ülkeyi düzgün paylaştırırsan hiç savaş çıkmayabilir de. Örneğin Selçuklu'da Tuğrul ve Çağrı bey birlikte ülkeyi yönetmediler mi ? Birlikte de pekala yönetilebilir ülkeyi. Örneğin Cengiz Han sonrası ülke paylaştırıldı, İlhanlı, Altınorda, Yuan Hanedanlığı, Çağatay olarak farkı devletler devam etti ve kardeşler birbirini öldürmediler. Ülke tek bir devlet olsa ne olur olmasa ne olur ? Bu nasıl oluyor da bir insanın canından değerli olabiliyor ? 
 
Gelelim İslam konusuna. İslam'da kesin olarak kardeş katli suçtur ve cinayettir. Bunu yapanların Allah'a hesap verecekleri kesindir. İslam'da da yukarıda bahsettiğim ahlak kuralı aynen geçerlidir. Masum bir insanın canı bir ihtimale veya başka insanların zarar görüp görmeyeceğine göre alınamaz. Yok devlet bütünlüğü, yok iç savaş çıkmasın  bilmem ne diye bahanelerle mi Allah'a hesap vereceksiniz ? Allah demiyecek mi benim verdiğim canı , sen nasıl alırsın ? Can alma kuralları İslam'da belli değil mi ? İslam mı önemli senin ülken mi ?
 
Gelelim zamanın ruhu, dönemin şartları palavrasına. Öncelikle İslam'da Hz. Muhammed ve Dört Halife devrinde babadan oğula geçen bir saltanat yoktur. Demek ki babadan oğula geçen saltanat sistemi zamanın bir koşulu değil. Hz. Muhammed isteseydi babadan oğula geçen bir saltanat da kurardı. Kurmadığına göre istediği , önde gelen büyüklerin istişare yoluyla lider seçmesi veya en azından halifenin kendi yerine ehil olan birini atamasıdır. Bu sistem devam etseydi kardeş katli olur muydu ? Madem kardeş katli problem, o zaman Hz. Muhammed'in isteğini yerine getir (sakal bırakmakla sünnet olmuyor sadece ) ve istişare yoluyla veya en ehil kimse o sultan ilan edilsin. Hz. Muhammed'in sünneti değil mi bu ? Bu nedenle zamanın ruhu , bu yönünden yanlış bir görüştür. (Ki bir önceki bölümde Türk-Moğol devletlerinde isyan etmeyen kardeşlerin öldürmesi kabul edilebilir bir gelenek olmadığı gösterilmiştir. Demek ki zamanın ruhu, dönemin koşulları da bu değildir)
 
Kardeş katlinin savunanların bir kısmı bu konu kullanılarak insanların Osmanlı düşmanı olarak yetiştirileceklerinden korkmaktadırlar. Osmanlı Devleti'de İslam, Türk, Atatürk vb.. gibi siyaset tarafından sömürülen bir kavramdır. Genellikle Cumhuriyet-Atatürk düşmanları tarafından Osmanlı dönemi mit-efsane haline getirilen, olumlu yönleri abartılan, olumsuz yönleri görmezden gelinen bir dönemdir. (Tabi bunun tam tersini yapanlarda var :)) Ancak kardeş katli gibi konular onların kurduğu efsane-mit haline gelmiş Osmanlı imajını darmadağın etmektedir. Yani kardeş katlini savunma siyasi bir tercihtir
 
Sonuç olarak benim ahlak ilkeme göre , masum bir insanın öldürülmesi isterse dünya batsın mümkün değildir. İhtimale göre bırakın bir kişinin canını, özgürlüğünü malını bile alamazsınız. Ancak fiili isyan etme ile bu durum karıştırılmamalıdır. Biz isyan etmemiş, masum insanların katledilmesinden bahsetmekteyiz. 
zafer.teker , 17.10.2015

Bu Sayfayı Paylaş:

Fibiler Üyelerinin Yorumları


Tüm üyeler içeriklere yorum ekleyerek katkıda bulunabilir : Yorum Gir

Misafir Yorumları




Bu Sayfayı Paylaş:

İletişim Bilgileri

Takip Et

Her Hakkı Saklıdır. Bu sitede yayınlanan tüm bilgi ve fikirlerin kullanımından fibiler.com sorumlu değildir. Bu sitede üretilmiş , derlenmiş içerikleri, fibiler.com'u kaynak göstermek koşuluyla kendi sitenizde kullanılabilirsiniz. Ancak telif hakkı olan içeriklerin hakları sahiplerine aittir