İçindekilerGirişİndex
YukarıİlkÖncekiSonrakiSon
Geriİleri
Yazdır
Onder Teker
on_der_tek_er@yahoo.com

BOBİ İle HOBİ

GİRİŞ

BOBİ ile HOBİ ilk bakışta iki sevimli çizgi film karakteriymiş gibi duruyor. Hatta BOBİ'yi bir köpek ismi sanmak, HOBİ'yi de boş zamanlari değerlendirme uğraşı diye düşünmek de mümkün. Ama HOBİ de BOBİ de son derece ciddi bir yazılım geliştirme, hatta herhangi bir işi bitirme yöntemi. "Literatürde böyle bir yöntem yok!" diyenler son derece haklı. Zira BOBİ'yi de HOBİ'yi de ben uydurdum. Ama ayak üstü uydurulmuş kavramlar değiler, üzerlerinde çok düşündüm. Çeşitli şekillerde uyguladım; denemeler yaptım, yanılmalar yaptım. En sonunda (en azından kafamda) oturmuş durumdalar. Bunları bilime, özellikle de Türk bilimine armağan ediyorum. Türk bilimi dedim, çünkü bu kavramlar öncelikle ulusumun bireyleri model alınarak için geliştrilmiştir. Belki Ruslar ve İranlılara da faydalı olabilir. Ama Japonlara veya Fransızlara pek faydalı olabileceğini sanmıyorum. Belki bazı bireyleri için o da kısmen olabilir. Oralara hiç gitmedim bilemem.

BOBİ

BOBİ, "Bir Oturuşta Bitirilecek İş" demek. Yaklaşık iki saatlik bir süreye, insanın sıkılmadan bitirebileceği en küçük iş birimine tekabül ediyor. Bunlara BOBİ zamanı ve BOBİ birimi gibi adlar vermek de mümkün. Ben BOBİ terimini bütün bunları kapsayacak şekilde kullanıyorum.

Diyelim ki bir program yapacaksınız. Toplam 18 saat filan sürecek. Bir insanın 18 saat sürekli çalışması mümkün mü? Değil. O zaman işin küçük parçalara bölünmesi lazım. İşte BOBİ bu küçük parçalara deniyor. 18 saatlik iş 9 BOBİ'dir. Yapmak istediğiniz ama bir türlü yapamadığınız, başlayamadığınız, başlasanız da bitiremediğiniz işler yok mu? Var. Benim çok oldu. Ta ki BOBİ'yi keşfedene kadar. (Biraz deterjan reklamı gibi oldu : "It works!")

BOBİ'yi sadece iki saatlik bir iş veya belli bir miktar iş diye tanımlamak yanlış olur. Az önce ben öyle tanımladım, ama bu yanlıştı. Sadece kaba bir fikir edinesiniz diye yaptım. Şimdi biraz daha incesine inelim konunun. "İki saat çalıştım, demek ki bir BOBİ yaptım!" ya da "Bir oturuşta şu kadar çalıştım şu kadar iş bitirdim, bir BOBİ etti!" demeyin. Etmez! Bir işin BOBİ olarak nitelendirilebilmesi için belli koşullar lazım. En önemli koşul belli somut bir birim işin bitirilme şartının olmasıdır. "Bugün biraz kitap okudum!" BOBİ değildir! Ama "Bugün bir bölümü okudum." bir BOBİ'dir. Arada ne fark var. İlkinde bir şeyi (kitabı) yarım bırakmışsınız, diğerinde bir şeyi (bölümü) bitirmişsiniz. Bir kitap yedi bölümden oluşuyorsa her gün bir bölümünü bitirirseniz o kitap yedi günde biter. Ama her elinize aldığınızda 'biraz' okursanız o kitap kesinlikle bitmez! Ne demek istediğimi yavaş yavaş anlıyorsunuz değil mi?

Aynı kavramı yazılım geliştirmeye uygulayalım. "Bu oturuşta şu class'ı yazacağım.", "Şu modulü bitireceğim.", "Programın şu şu özelliklerini bitirmiş olacağım" diye başlayacaksınız. O zaman o program kesinlikle biter. "Biraz yapayım işte!" derseniz iş sarpa sarabilir. (Her zaman da sarpa sarmıştır, bakınız kişisel deneyimim.) İnsan denilen varlık bir işi bitirdiğinde sevinen, bitiremediğinde dövünen bir varlıktır. Hepimiz insanız. İlk işi bitirdiğinde sevinen kişinin ikincisini bitirmesi daha kolay olur. Üçüncüsü zaten çantada keklik! Ama ilkini bitiremeyen kişi mutsuz olur ve sırf o yüzden ikincisini de bitiremez. Üçüncüsüne başlamaz bile! Gördünüz mü? Mutluluğunuzu BOBİ sistemiyle çalışıp çalışmamanıza bağlı! (Siz nerde arıyorsunuz, a kuzum?)

Peki BOBİ'lerle çalışmayla başarıya ulaşmanın sınırı nedir? Bir işe ucundan başlayıp bitirmekle BOBİ'lere bölüp bitirmek arasında ne fark var? Bir işin başına oturduğunuzda belli bir sonuca ulaşmak için uğraşırsanız en başta dikkatinizi odaklamış olursunuz. O oturuştaki işin bitmesine katkıda bulunmayan düşünceleri ve işleri atarsınınız bir kenara. Yani, dağılmaz, gereksiz işleri yapıp gereklilerden geri kalmak durumunda kalmazsınız.BOBİ'lerle çalışmanın bir başka avantajı da başlamada önce ne yapacağınız tasarlamış olmanızdır. Bir BOBİ belirlemek aynı zamanda yapacağınızı işin gündemini belirlemek demektir. Daha önceden ne yapacağınızı bildiğiniz için plansızlıktan kurtulmuş olabilirsiniz.

BOBİ'ler iş dışında hobi türü işler için uygun olduğu kadar proje bazlı çalışan insanlar tarafından işlerinde de kullanılabilir. Aslında her gün iki BOBİ'den oluşur : öğleden öncesi ve öğleden sonrası. Zaten döre saatlik bu sürelerde, çay,sigara ve ihtiyaç molaları, toplantı ve görüşme gibi sebeplerle ancak iki saat net çalışma süresi kalmaktadır.

BOBİ'lerin Kapsamının Belirlenmesi

Diyelim ki kendinize bir BOBİ belirlediniz. Başadınız ama baktınız ki iki saatte bitecek gibi değil. Hemen yarım bırakmayın! BOBİ'ler esnektir. Bir BOBİ tanımlamanız yanlış olabilir. BOBİ'yi ikiye bölüp iki BOBİ çıkarın. Aslında siz birden fazla BOBİ'yi tek BOBİ sanmışsınız. İkiye bölün ve ilkini bitirin. Tamamdır. O da mı bitmiyor? Onu da ikiye bölün. Ama o çeyreği mutlaka bitirin. Giderek daha mantıklı BOBİ belirlemeleri yapmaya başlayacaksınız.

Diyelim ki BOBİ sandığınız kadar uzun değilmiş, erken bitti. Eğer iki saat yerine bir buçuk saatte bitmişe kalkın işin başlından yenisine başlamayın. Hatta bir saati geçen her işte öyle yapın. Ancak bir saatten önce, örneğin yarım saatte biterse ikincisini düşünün. Eğer ikincisi kalan sürede bitmeyecek gibiyse onu ikiye bölün ve ilk yarısını bitirin.

"Sekiz saatlik işi bir günde bitirmek yerine niye dört tane BOBİ'ye bölüp zaman kaybedeyim?" diye düşünebilirsiniz. Ancak, belli bir gündem belirleyerek başlanan işler belirsiz gündemli işlerden daha çabuk biter. Hepsinde önemlisi daha 'kaliteli' olur. Zira diğer yöntemlerle (daha doğrusu, yüntemsizlikle) çalışma durumunda sonu belirsiz iş bitmedikçe insan daha fazla 'şişirmeye' (kalitesiz iş yapmaya) başlar. Hatta genellikle pes eder. Bir kaç gün şevkle hızla çalışanlar sonunda maratonu kaybederler. BOBİ sitemi bir işi bitirmenin sıkıntısını böldüğü gibi, bir işi bitirmenin sonunda alacağımız hazdan da avans vermektedir. Her ay maaş almak yerine belirsiz bir proje bitim tarihinde parayı toplu almak ister miydiniz?

Bu makale'de yazarı tarafından BOBİ'sistemiyle yazılmıştır. Makale yazmak üç BOBİ'lik iştir ortalama. İlki yazılacak konuları belirlemek. İkincisi makaleyi yazmak. Üçüncüsü de üzerinde düzeltmelerei ve gerekli değişiklikleri yapıp yayına hazırlamak.

BOBİ'leri belirlerken mutlaka başkalarına gösterilebilek kesin çizgiler belirlenmeldir. "Bu gün bunu yaptım, bak!" diyebilmelidir insan. "Bu gün çok çalıştım?" demek yanlıştır. Sonuç görülmelidir. Pragmatik ve ampirik düşünülelidir. (Halkımız'ın çok güzel bir deyimiyle, Hatice'ye değil Netice'ye bakılmalıdır.) Hatta yapacağınız işi başkasına söyleyin. Bu bitirme isteğiniz arttırın. Bitiremezseniz rezil olursunuz. Olun önemli değil. Bir dahaki sefer yine söyleyin herkese ne yapacağınızı. Bu kez daha mantıklı bir tahmin yapmaya çalışacaksınız. Zaten ikiye hatta dörde bölme yöntemiyle her halükarda gösterilecek bir işiniz bitmiş olacak.

HOBİ'ler

BOBİ'ler belli bir işin parçalarıdır. Her iş çeşitli sayıda BOBİ'den oluşur. Peki kaç BOBİ'lik işler yapılmalıdır? Yaptığım araştırmalar ve deneyler sonunda HOBİ diye ikinci bir kavramın gerekli olduğuna kani oldum. İnsan bir işi ne kadar BOBİ'lere bölerse bölsün sonunda sıkılmaktadır. Bir makale yazmak eğer bir kaç BOBİ'den oluşur ve bu iş sırasında insan sıkılmaz. Ama eğer bir iş 50 BOBİ'den fazla sürecekse insan ne olursa olsun sıkılır. İlk baştaki hevesi kaçar. Hele bir iki sene sürecek işler için BOBİ'leri hesaplamanın imkanı yoktur. Burada HOBİ (Hevesle Oturulup Bitirlecek İş) kavramı devreye girer. Kimse bir iki sene sürecek bir işi sıkılmadan bitiremez. Oysa işler HOBİ denen birimlere bölünürse işlerin bitmesi mümkün olabilir. Her işin çeşitli bölümleri vardır, kişi kendisine bir HOBİ beliyebilir. Hevesi kaçmadan bitirilecek iş miktarı kişiden kişiye değişmekle birlikte 10-15 BOBİ'dir. Bir adamın evini güzelleştirmeye kara verdiğini düşünelim. Aylar sürer ve sonunda vaz geçebilir. Ama işleri hevesini hesaplayarak bölerse işi bitirmesi daha kolay olur. Bir HOBİ'de bahçeyi düzenlemeye karar veri ve bunu yedi-sekiz BOBİ'de bitirir. Sonra çatıyı düzeltir dokuz BOBİ'lik bir HOBİ'de. Döğemeler bir HOBİ, su tesisatı bir başka HOBİ'dir. Öylelikle her şer biter. Adam bahçe işlerinden sıkıldığında çatıyı, ondan sıkılınca da döşemeleri halletmektedir. O artık mutlu bir insandır!

Son Söz

Kişisel olarak, ben BOBİ ve HOBİ'lerle bir çok işi bitirdiğimi söyleyebilirim. Her akşam sadece bir kitabın bir bölümünü okuyarak bir çok kitabı sıkılmadan, severek bitirdim. ("Kitap okumak istiyorum ama vakit yok!" veya "Ne güzel başlıyorum, sonra sıkılıyorum!" diyenler herhalde çoğunluktadır.) İnternette kaç tane home page'de, hatta sitede "Pek yakında şunları şunları da yapacağım!" dendiğini herkes bilir. "Pek yakında!" yazan beş senelik web sayfaları bulunmaktadır. Benim de böyle sayfalarım var. Neyseki BOBİ ve HOBİ kavramlarını keşfettim işler bitti. Belki yavaş oldu ama asla hevesim kaçmadı. Asla vazgeçmedim. Üstelik bunu hırslı ve çalışklan biri olmadığım halde yaptım. Hevesim geldiği anda bir HOBİ yaptım. Kaçana kadar da bitirdim. Sonra başka bir alanda hevesim gelince o yönde ilerledim. Bu yöntem çalışkan olmayan ama uyuşuk da olmayan, hırslı olmayan ama aynı zamanda istekli olan insanlar için ideal. Hiç bir şey yapmadan oturamayan ama bir şey yapmaya kalkınca da çabuk sıkılanlar için biçilmiş kaftan. Şimdi de bu makaleyi yazmaktan sıkıldım bakın. Ama bitti! Çünkü onu BOBİ'lere bölerek yaptım. İkinci BOBİ (tasarlamadan sonra yazma aşaması) bitti. Üçüncüsü (düzeltme ve yayınlama) bir sonraki BOBİ'nin işi. Henüz tamamen bitmedi görüyorsunuz. Ama ben mutlu ve huzurluyum. BOBİ'mi bitirdim. Siz kendiniz veya diğer insanlar için ne yaptınız bu gün?

İçindekilerGirişİndex
YukarıİlkÖncekiSonrakiSon
Geriİleri
Yazdır