Eğer yapılması gereken bir iş bir mesleğin alanına giriyorsa bırakın işi o işin ustaları, uzmanları, profesyonelleri yapsın
Bazı insanlarda şu saçma mantık vardır. Bir çok işleri kendi başlarına isterler. En çok rastlanan da erkeklerin evde tüm tamir işlerini yapmak istemesidir ve kadınların tüm terzi işlerini, yemek ve temizlik işlerini yapmak istemesidir. Ancak bu yanlış.
Modern çağ sonuçta bir uzmanlaşma ve iş bölümü çağı. Bu bir insanın tek başına hayatta kalması bile zor artık. Örneğin bir çok insan yemek sektörü olmasa nereden et bulup yiyecek ? Tüfek alıp herkes ava mı çıkacak ? Silah sanayisi olmasa tüfeği, kurşunu nereden bulacak ? Örneğin hasta oldunuz kendi ameliyatınızı kendiniz mi yapacaksınız ? Anestezi nasıl olacaksınız ? Örnekler çoğaltılabilir. Bu nedenle bir iş bir uzmanın alanına giriyor ise size ne kadar basit görülüyorsa görülsün o işi
uzmanına bırakın.
Örneğin tamir işlerini, terzilik, yemek vb.. işlerinizi sizin yapmanız da ne zarar var ? Şu şekilde sıralayabiliriz :
Öncelikle tamir işleri
alet edevat işidir. Bu nedenle bir kere alet ve edevatlarla para harcayacaksınız. Ve aldığınız aletlerin çoğu boş boş duracak evde veya depoda. Bir kısmı paslanacak, bir kısmı zaman karşısında eskiyecek vb..
Bu çağda en önemli şey haline gelen
zaman. Örneğin bir şeyi tamir etmeye koyuldunuz 3 saat sürdü. O üç saat ile kendi mesleğiniz için bir değer üretebilir ve bu değerden ömür boyu para kazanabilirsiniz. Örneğin bir yazılım uzmanı 100 ile 300 TL arasında ders verir. 3 saati tamir etmek yerine ders vermeye ayırsaydı daha kazançlı olacaktı. Bu zamanda kendi işinize odaklansanız işinizi daha iyi yapacaksınız. Her şeyden anlayan ama kendi mesleğini doğru dürüst yapmayan hatta doğru dürüst bir zanaati olmayan milyonlardan olmayın.
Amatör bir insan hiç bir zaman bir
profesyonel kadar başarılı olamayacaktır. Bundan dolayı aslında uzun vadede çok daha masraflı olacaktır bir insanın kendi başına iş yapması. Tamir edeceğim diye aletleri bozan ve dikeceğim diye elbiseleri kullanılamaz hale getiren çok sayıda insan var hala.
Tamir erkek işi olmadığı gibi terzilik, ahçılık ve temizlikçilik de kadın işi değildir. Bu işleri profesyonel şirketlere aktarıp kalan zamanınızda kendi mesleğinizde para kazanacak çalışma yapmanız veya tatile gitmeniz, eğlenmeniz çok daha yararlıdır. Temizlik işlerini temizlik firmalarına, yemek işlerini de yemek firmaları yapsın. Kısa vadede daha masraflı göz.
"Amatör bilmem ne kendisini öldürdü", "Acemi bilmem ne şöyle oldu" haberleri sürekli çıkar. Profesyonellerde zaman zaman hata yapar ancak bu oran çok düşüktür. Tamir edicem diye çatıdan düşen, elektrik çarpılan milyonlarca insan oldu bugüne kadar.
Sürekli amatörlerin yapıp bozduğu şeyler yüzünden
ekonomik olarak da ülkeler zarar görmektedirler
Eğer herkes her şeyi kendi yapmaya kalksaydı
kendi mesleğinizin de ortadan kalkar ve işsiz kalırdınız. Piyasa ekonomisinin başarılı işlemesi içinde işi uzmanları yapmalı ve siz de bu sayede işsiz kalmayın veya kendi mesleğinizden daha çok para kazanın
Sonuç olarak ya mesleğiniz ile ilgili konularda çalışın ya da gerçekten hobi olarak yaptığınız bir iş var ise ona odaklanın. Örneğin müzik aleti çalmak hobiniz olabilir, balık tutmak, yemek yapmak olabilir. Mesleğiniz ve sınırlı sayıda olması gereken gerçek hobileriniz dışında her işi bırakın uzmanları ve ustaları yapsın.
Sosyal medyada çok sayıda sazan avlayan örümceklerle doludur. Bunlar sosyal medyada, ağlarını açmakta ve ağlarına düşecek sazanları beklemektedir. Peki nasıl sazan avlıyorlar ?
Öncelikle bir "Biz" ve "Onlar" kurgusu yaratıyorsunuz. Örneğin "Biz", Atatürkçü/Seküler onlar Dinci/Yobaz. Veya Biz eşitlik, azınlık hakları için savaşan özgür düşünenler karşıdakiler faşist, ırkçı. Biz temiz müslümanlar karşı taraf Sabetayist, Mason, din düşmanı, ahlaksız. Bu biz ve onlar edebiyatınının çok farklı örnekleri vardır.
Biz ve Onlar kurgusunu iyi belirledikten sonra Sazan Örümceği karşı tarafa yalan dolan hiç farketmez sürekli suçlamalar yapar. Kendi tarafını da abartır, şişirir, över. Bu belirli bir süre devam ettikçe kendisini "Biz" gören takipçiler artmaya başlar. İşte ilk sazanlar ağa takılmıştır.
Bu ilk ağa takılan sazanların genelikle üç özelliği var. Cahil veya yarı cahillik, akılsızlık ve fanatiklik. Bunlara C.A.F diyebiliriz. Sazan Örümceğinin ilk sazanları işte bu CAFlardır. CAFlar cahil oldukları bilemezler. Pek de akıllı olmadıkları için sorgulamazlar da. Ve fanatik oldukları için de zaten "Biz" her zaman haklıdır karşı taraf her zaman haksızdır.
Sonra sazan avının ikinci aşaması başlar. Bu sefer karşı tarafın CAFları ve hatta CAF olmayan kişileri de bu Sazan Örümceğine cevap vermeye, hakaret etmeye başlar. Bu Sazan Örümceğinin daha da büyümesine, tanınmasına sebep olmaktan başka bir şeye yaramaz. Böylece kendisi bu tarafın parçası olarak gören CAFlar kendisine daha da bağlanacaktır. Karşı tarafın da CAF olmayan bireyleri de bu tuzağa düşmüştür ve artık sazan haline dönüşmüştür. Yani Sazan = Bizim tarafın CAFları + Karşı tarafın CAFları + Karşı tarafın CAF olmayanları (hatta işlerinde alanlarının en iyileri bile var) olarak formüle edilebilir.
Artık belirli takipçisi ve karşı tarafta bile tanınırlığı olan Sazan Örümceği üçüncü aşamaya geçer. O da kendi idelojik, siyasi fikirlerini sinsi sinsi yedirme aşaması. Bu şekilde kendi CAFlarını yavaş yavaş kendi istediği tarafa yönlendirmeye başlar. Aslında amaçlarından biri de "kendi taraf" larında bir grup, fraksiyon olabilmektedir. Çünkü "aynı tarafa" yani "Biz" e hizmet eden çok sayıda Sazan Örümceği vardır ve asıl rekabet bunlar arasındadır.
Dördüncü aşama ise artık "Biz" ve "Onlar" ın bir araya gelemiyecek şekilde düşman olmasıdır. Ana amaçlardan ikincisi de budur. Böylece ülke kutuplaşır ve kendi istedikleri hale gelir. Kutuplaşmadan Sazan Örümcekleri yararlanır. Bu nedenle bu Sazan Örümceklerinin bir kısmı yurt dışı desteklidir, bir kısmı siyasi partilerin, bir kısmı idelojik çevrelerin "uzantısıdır". Hatta karşı tarafın elemanı gibi görülmelerine rağmen bazen iki grubu da aynı kişiler, ideolojiler, ülkeler vb.. destekler. Böylece bir X gücü hem A tarafını hem de B tarafını destekleyerek her taraf içinde etkin olabilecektir. Bu nedenle iki Sazan Örümceği kavgaya tutuşması her iki kesimi de büyütecektir.
Sonuç olarak Sazan Örümceği olan birini tespit ettiğinizde, hatta sizin görüşünüze yakın olsa dahi, "Sessize Alın", kesinlikle cevap vermeyin ve onun görüşlerinin yayılmasına yardımcı olmayın. Bir Sazan Örümceğinin kitlesini (CAFları) "doğru bilgi", "bilimsel yaklaşım", "gerçekler" gibi şeylerle ikna edemezsiniz. Vaktinize yazık olacaktır.