İçindekilerGirişİndex
YukarıİlkÖncekiSonraki YokSon
Geriİleri
Yazdır

Java Gurusu Önder Teker'le Söyleşi

Bu söyleşinin konuğu Önder Teker. Kendisi Java platformunun yerli Guru'larından ve Evengelist'lerinden biri. Çeşitli dershane ve üniversitelerde Java ve Object-Oriented Programming dersleri veren bir eğitimcidir. Halen bir Mynet'te uzman programcı olarak çalışmaktadır. Godoro.com'a danışmanlık yaptığı, çeşitli yayın ve ürünlere imza attığı için dergimizde ilk olarak onunla söyleşi yapmayı uygun bulduk.

Godoro : Sizin Türkiye'de Java'ya ilk yönelen insanlardan birisi olduğunuzu biliyoruz. Peki Java'nın bu kadar yaygınlaşacağını, tüm dünyada benimseneceğini, hatta taklitlerinin çıkacağını tahmin etmiş miydiniz?

Önder Teker : Aslında hayır! "Ben herşeyi başından beri görmüştüm" demek isterdim ama öyle olmadı. Java'yı yaratanların bile bunu öngördüklerini hiç sanmıyorum. Hele yazılımla para kazanan bazı firmaların donanım üreten bir firmanın ortaya attığı Java'ya kendisine model olarak alacağı, kendi teknolojilerinden kısmen veya tümüyle vazgeçeğini herhalde kimse tahmin edemezdi. Ben Java teknolojisini öğrendiğim zaman onun ileride daha yaygın olarak kullanılacak güçlü bir platform olduğunu anlamıştım. Ama bu kadar yaygınlaşacağını, üzerinde savaşlar verilen büyük bir teknoloji olduğunu gördüğümü söyleyemem. "Yüz yazılım geliştiriciden biri bile Java kullansa ben onlardan biri olurum!" diye düşünüyordum. Zamanında biz "Java!" dediğimizde "Hö?" diyenlerin daha sonra benden kendilerine Java öğretmemi isteyeceklerini doğrusu hiç beklemezdim.

Godoro : Bildiğiniz gibi bazı şirketler önce Java'yı kötüleyip, sonra ele geçerimeye çalışmakla, başaramayınca da taklit etmekle suçlanıyor. Bunu siz nasıl karşılıyorsunuz?

Önder Teker : Ben burada hiç bir yanlış görmüyorum. Java gibi iyi bir rakip teknolojiyle karşılaşınca firmaların ilk yapacağı tepki elbette kötülemektir. Kendi teknolojilerinden insanların bu kadar çabuk kopmalarını engelemeye çalışmaları gayet normal. Java'nın bir çok alanda üstünlüğü Java'ya başlarda uzak duranların bile kabul ettiği bir gerçek olarak çıktığında elbette bütün şirketler Java'ya yönelecekleridir. Burada eleştirilecek olan Java'yı baştan kötüleyip sonra dört elle sarılmak değildir. Piyasa koşulları içinde bu gayet doğaldır. Yazılım geliştiricilerin zaten ürünlerini kullanıdıkları şirketlerin sözlerine körükörüne inanmaları doğru olmaz. Saftırık olmak hiç bir programcı için erdem sayılmaz. Eleştirilecek kişiler inandıranlar değil inandırlabilenler. Java'yı sulandırmak, bozmak, kendi işine gelecek halde kullanmayı istemek de her şirketin hakkıdır. Ancak Java'ya inanan insanların da bu platformu savunma hakları vardır. Bu açıdan ben savaşları doğal karşılıyorum. Yeni yazılım geliştiricilere tavsiyem "uyanık" olmalarıdır. Çalıştıkları şirketlerin sözlerine biraz şüpheyle baksınlar. Bildikleri teknolojiden daha iyi bir teknolojiyle karşılaştıklarında tereddüt etmeden yenisini öğrensinler. Balıklama atlamak doğru değil ama denizin kıyısında aval aval suya bakmak da pek doğru sayılmaz. Ben çok sevdiğim ve iyi bildiğim C++'ı Java'yla tanışınca bıraktım. Benim kadar C++ bilmeyenlerin Java'ya karşı C++'ı savunduklarına da hayretle şahit olmuşumdur. Ben de inandığım tekolojiyi savunurum ama yanıldığım delillerle ispatlır hale geldiğinde fikir değiştirmekten de kaçınmam.

Godoro : Madem fikir değiştirmekten bahsettiniz,.NET hakkında ne düşündüğünüzü sorabilir miyiz? İşte yeni bir teknoloji çıkmış, yoksa siz hala eski Java teknoloji'sinde ısrar mı edeceksiniz?

Önder Teker : Evet edeceğim! Zira ben C# ve .NET'in Java ve J2EE'den daha üstün bir yanını görmedim. Zaten dokümanlarında da sadece daha hızlı ve daha kolay olduğunu söylüyorlar. Bunun doğru olduğuna inanıyorum. Ama kolay olması benim için bir avantaj değil zaten ben bir uzmanım, bir şeyi anlamam için ille de kolay olması gerekmez. Hız sorunu da zaten basit bir donanım güçlendirmesiyle aşılacak bir şey. Ama .NET'in Java kütüphanlerine eklediği hiç bir şey yok. Java'da ne varsa aynısını yapmaya çalışmışlar. Ben Microsoft'un .NET sistemine geçmesini son derece olumlu karşılıyorum. Hatta Java sistemini model almasını (veya taklit etmeseni) eleştirenlere şaşıyorum. Kendi teknolojilerinde ısrar etse daha iyi mi olacaktı? Hepimiz zaman zaman Microsoft ürünleriyle çalışmak zorunda kalıyoruz, iki gün sonra çöpe gidecek teknolojileri öğrenmek zorunda kalmak daha mı iyi? C# Java'nın taklidi diyorlar. Hatta şimdi de J# çıktı. C#'ın da J#'ın da Java kadar iyi olması mümkün değil. Neyin taklidi aslını geçmiş ki dünya tarihinde? Java çok iyidir C# sadece iyidir. Çok'u yok ama yine de iyidir. Piyasada savaş az iyi pazarlanmış çok iyi bir teknoloji ile çok iyi pazarlanmış az iyi bir teknoloji arasında olacaktır. C# daha iyidir. Ama C++ ve VB'den. C++'dan daha kolay ve zengin, VB'den daha güçlü ve geliştirlebilirdir. Ama adamlar Java'nın üzerine bir çivi bile çakmamışlar. İyiki de çakmamışlar. Zira Microsoft'un çaktığı bütün çiviler insanların önünde mavi ekran olarak patlamaktadır. Microsoft'tan ricam şu : Lütfen yaratmayın, sadece taklit edin! Birileri yapsın siz sadece satın!

Godoro : Yani .NET'e geçmeyecekisiniz?

Önder Teker : Öyle demedim. Sadece ".NET Java'dan daha iyi değil." dedim. Ama üzerinde çalışıyorum. Microsoft'un ön tarfta ASP (VBScript ve JScript) ve arka tarafta COM/DCOM (C++ ve Visula Basic) modeline hep uzak durdum. Bunlar bence çok kötü teknolojiler. Ama .NET öyle değil. Çalışmak isterim. Belki Microsoft pazarlama gücüyle Türkiye piyasasını ele geçirir ve Java avucunu yalar. Microsoft'un çökeceği günü bekleyenlerden değilim. MS çökse elbette hiç göz yaşı dökmem. Ama sanki çokmüş hiç yokmuş gibi davranmak da biraz "körlük" olur. Micrsoft buradır ve daha da burada kalacaktır.

Godoro : XML teknolojisi Java'dan sonra çıkmış en büyük devrim olarak kabul ediliyor. Sizce XML Java'yı yüksek teknoloji tahtından indirecek mi?

Önder Teker : Ben XML'le Java birbirine rakip değil. İkiside yüksek teknoloji ikisi de iyi teknoloji ama rakip değiller. Aksine birbirlerini tamamlamaktadır. Java'nın bazı alanlardaki eksikliklerini kapatıyor bence. Ki bu eksiklikler Java'nın taklitlerinin de aynı şekjilde eksikilikleri oluyor. J2EE de .NET de XML'i yoğun bir şekilde kullanıyor. Java'da yapılmış XML kütüphanelerinin haddi hesabı yok. En son 1.4'te bırakın enterprise sürümünü, standart sürümüne bile XML'i koydular. XSL'in programlama dillerinde olan bazı işlemleri kolaylıkla yapabildiği doğrudur. XSL sadece XML üzerinde çalışabilir. Oysa bir programlama dilinin sadece data üzerinde işlem yapmak gibi bir işlevi yoktur. Kontrol her zaman programlama dilinde olacaktır.

Godoro : Bilgisayar teknolojisinde yıldızı parlayan bir başka isim de Linux. XML ve Java'ın tartışmalı dahi olsa açık teknolojiler olmasıya açık işletim sistemi Linux'un ortaya çıkması arasında bir ilişki var mı? Dünya açık sistemlere mi yöneliyor sizce?

Önder Teker : Dünyada açık sistemlere doğru bir yönelişin olduğu kesindir. Java her ne kadar Sun'ın kontrolünde de olsa büyük ölçüde açık ve bedava bir ortamdır. XML zaten konsorsiyum'larca belirlenen sahipsiz bir standartlardan biri. Web server alanında Apache'nin konumu tartışılmaz. Yazılım giderek parasızlaşıyor. Microsoft bunu "komunizm" ve "anarşizm" olarak görüyor. Bazıları da buna "sosyalizm" ve "demokrasi" diyor. Açık sistemler her kafadan bir ses çıkmasına rağmen en sağlam sitemlerdir. Çok partili demokrasilerin ayakta dururken tek sesli totaliter rejimlerin çokmesi bir çok kişiye der olmuştur. Java'yı çıkaran Sun firması Java'nın her alanında hemen her firmayla işbirliği yapıyor. Bir çok sistemi birlikte yapıyorlar. Java'nın bedava olması onu nasıl değersiz kılmıyorsa XML ve Linux'un açık karakteri onları değersiz kılmıyor. Linux'un gelişmesi elbette Java'ın lehine olacaktır. İşletim sitemlerindeki bu hareketlilik, her işletim sisteminde çalışan bir platform için oldukça elverişli bir ortam yaratıyor. Bu gün LAMP (Linux, Apache, MySQL ve PHP) sistemi Tomcat Java Application Servler'la birlikte küçük işeltmeler içine gerekli herşeyi içerir hale geliyor. Türkiye gibi korkunç lisans masraflarını ödemekte güçlük çeken bir sürü firmanın olduğu bir ülke için açık sistemler bence değerlendirilmesi gereken sistemlerdir. Kopya yazılım kullanılmasının giderek güçleştiği bir ortamda bedava ürünlere yönelmek elbette makul.

Godoro : Java önce client'larda özellikle Applet'lerle adını duyurdu. Sonra Servlet teknolojisiyle server piyasasında özellikle e-ticaret uygulamalarında yaygın olarak kullanılmaya başlandı. Şimdilerde de her geçen gün mikro cihazlarda Java adını duyuyoruz. Sizce Java hangi yönde ilerleyecek?

Önder Teker : Her yönde. Sanılanın aksine Java önce masaüstü bilgisayalra için değil, el cihazları için düşünülmüş. Şu anda ikisinde de değil, sunucu alanında çok geliştir. Java televizyon piyasasında bile var. Java'nın başarısı veya başarısızlığı bence kendisine değil rakip teknolojilere bağlı. Belli bir alanda Java'a rakip çıkmazsa o alan Java'nın başatlığınıda olacask. Rakipleri çıkarsa herhalde piyasayı onunla bölüşecekler. Ama Java'nın tam olarak ne yönde gideceğini kimsenin bilebileceğini sanmıyorum. Zaten bilsem o alana yönelir herkesten önce orda olup köşeyi dönerdim. JINI teknolojisinin gelecekte önemli bir rol oynayacağı söyleniyor. Ama benim bu alanda pek fazla çalışma fırsatım olmadığı için bir şey söyleyemem. Zaten henüz çok erken, ancak ilerde herşey belli olacak. Elbette takip etmekte yarar var.

Godoro : Sizin Java'yı destekleyen buzdolabınız, arabanız, yüzüğünüz cep telefonunuz var mı?

Önder Teker : Yok! Ben fazla teknoloji meraklısı değilim. Zaten saydığuınız şeyler çok pahalı şeyler. Ancak önümüzdeki yıllarda hepsi en ucuz ürünlerde bile Java'yı göreceğiz. O zaman ben de alırım herhalde. Cep telefonumun Java'yı desteklemesi gerekmez. Emülatör aracılığıyla cep telefonunda çalışan Java kodları yazılıp test edilebiliyor.

Godoro : Son olarak programcı veya geliştirici olmak isteyen arkadaşlara önerilerinizi zormak istiyoruz.

Önder Teker : Tavsiyem herkesin İnternet alanına yönelmesidir. Kısa bir zaman sonunda network'Ü olmayan bir başka akıllı aygıtla konuşmayan hiç bir program kalmayacak. Evler bir birer biklgisayar ağında dönüşüyor. XML gibi Java (veya benzerlerini) öğrenemek zorundalar. Bunların dışındaki teknolojilerin çoğu yakın zamanda ya kullanım dışında kalacaklar ya da sadece belli bir alanda kullanılır hale gelecekler. Yeni teknolojiyi takip etsinler, zira artık yeni teknolojinin gelme hızı çok yüksek. Bir kaç sene önce çıkmış teknolojiler, kısa zamnda Türkiye'de kullanılmaya başlıyor. İş ilanlarında daha yeni duyduğunuz bir teknolojide iki yıllık tecrübeli elemanların aradnığını görürseniz şaşırmayın. Bu önerilerim programcı adayları ve yeni programcılar için olduğu kadar eski programcılar ve yazılım alanındaki yöneticiler için de geçerlidir. Yazılım alanı diğer alanlar gibi değil. "Ohooo, o teknoloji Türkiye'ye gelene kadar biz çok ekmek yeriz!" diye kimse düşünmesin. Özellikle üniversitelere bu alanda görev düşüyor. XML, Java ve C# gibi dilleri öğretim programlarına almakta hiç gecikmemeliler.

İçindekilerGirişİndex
YukarıİlkÖncekiSonraki YokSon
Geriİleri
Yazdır