Öğrenci andı İlköğretim okullarından kaldırılmalıdır.

Öğrenci andının ne anlama geldiğini ilkokul öğrencileri anlamamaktadır.

Öğrenci andının amacı yaşamları boyunca bu anda uygun hareket etmelerini sağlamak ve bir bütünün parçası olduklarını hissettirmektir.

Öğrenci andı için her sabah öğrenciler ayakta ve soğukta bekletilmekte ve onlara eziyet edilmektedir.

Öğrenci Andı ancak totaliter ve baskıcı ulus devletlerinde olabilecek bir konudur.

Öğrenci Andında Türk ırkçılığı yapılmaktadır.

Öğrenci Andı o yaştaki çocukların and etmesine gerek olmayan konuları içermektedir.

Öğrenci andına Türk Milletine ve Türk Devletine düşman olanlar tarafından karşı çıkılmaktadır.

Öğrenci andı her gün değil haftada bir kez okutulmalıdır

Öğrenci andı 23 Nisan 1933 günü Milli Eğitim Bakanı Reşit Galip tarafıundan hazırlanmıştır. 

1990'lara kadar aşağıdaki şekilde okunmuştur : 

Türküm, doğruyum, çalışkanım.

Yasam;küçüklerimi korumak,büyüklerimi saymak,yurdumu, milletimi özümden çok sevmektir.

Ülküm yükselmek ileri gitmektir.

Ey bugünumuzu saglayan ulu Atatürk!

Açtığın yolda, kurdugun ülküde, gösterdiğin amaçta, hiç durmadan yürüyecegime and içerim.

Varlığım;Türk varlığına armağan olsun.

Ne mutlu Türküm diyene!

1990'lardan sonra aşağıdaki şekilde okunmuştur : 

Türküm, doğruyum, çalışkanım,

İlkem; küçüklerimi korumak, büyüklerimi saymak, yurdumu, milletimi özümden çok sevmektir.

Ülküm; yükselmek, ileri gitmektir.

Ey Büyük Atatürk! Açtığın yolda, gösterdiğin hedefe durmadan yürüyeceğime ant içerim.

Varlığım Türk varlığına armağan olsun.

Ne mutlu Türküm diyene!

Milli Eğitim Bakanlığı İlköğretim Kurumları Yönetmeliğinde Öğrenci Andı maddesi aşağıdaki şekildedir :

Öğrenci Andı

Madde 12 — İlköğretim okullarında öğrenciler, her gün dersler başlamadan önce öğretmenlerin gözetiminde topluca aşağıdaki "Öğrenci Andı" nı söylerler.

"Türküm, doğruyum, çalışkanım,

İlkem; küçüklerimi korumak, büyüklerimi saymak, yurdumu, milletimi özümden çok sevmektir.

Ülküm; yükselmek, ileri gitmektir.

Ey Büyük Atatürk! Açtığın yolda, gösterdiğin hedefe durmadan yürüyeceğime ant içerim.

Varlığım Türk varlığına armağan olsun.

Ne mutlu Türküm diyene!"

Yabancı uyruklu öğrencilerin "Öğrenci Andı"nı söyleme zorunluluğu yoktur.

 

Kurtuluş Savaşında doktor olarak hizmet etmiş, 1925'de Aydın Milletvekili, 1932-1933 arasında Eğitim bakanı olmuştur.

Tanım: Türkiye'de 23 Nisan 1933'den beri ilköğretim öğrencilerin her sabah okuduğu "Türküm,Doğruyum .." şeklinde başlayan şiir.

Türk Milliyetçiliği

And'ımıza karşı çıkışların ilk nedeni Türk milliyetçisi olmasıdır :

"Türküm .."
"Ne mutlu Türküm diyene"
"Varlığım;Türk varlığına armağan olsun"

Milliyetçiliğe karşı olan bazı İslamcılar, bazı liberaller / solcular bundan rahatsız olurlar. En tuhafı da açık bir şekilde Kürt milliyetçiliği/ırkçılığı yapan Kürtçüler de rahatsız olurlar.

Bireyci Değil Vatansever Olması

İkinci neden kendisinden çok vatanı sevmeyi, vatan için feda etmeyi öğütlemesidir:

"milletimi özümden çok sevmektir"
"Varlığım;Türk varlığına armağan olsun."

Bu da bazı liberaler / solcuları "bireyci" olmalarından dolayı, İslamcıları da "İslam varken vatan ve Türklük için feda etmek neymiş" kafasında olduklarından dolayı rahatsız etmektedir.

Atatürk

Üçüncü rahatsızlık nedeni Atatürk'tür:

"Ey Büyük Atatürk! Açtığın yolda, gösterdiğin hedefe durmadan yürüyeceğime ant içerim."

Atatürk'ten nefret eden, gösterdiği hedefin seküler-modern ülke olmasından rahatsızlık duyan "gerici" tipler de bu kısımdan rahatsızlardır. Tabii Kürtçüler de uniter devlet kuran, Türk milliyetçisi Atatürk'ü sevmezler.

Karşı Olan Gruplar

Rahatsız olanları gruplandırdığımızda :

• Kürtçüler
• Gericiler/Yobazlar
• Türkçülük karşıtı sahte liberal/sol akımlar

Türklük, Bireyci olmayan anlayış (onlara göre Faşist) ve Atatürk nedeniyle karşı olanlar bunu farklı bir şekilde belirtirler :

• Türklüğe karşı çıkarlar ama "bunu kafatasçı, ırkçı buluyorum" derler. Açık bir yalandır. And'da kafatasçı, ırkçı hiç bir yer yok. Bu bilmelerine rağmen yalan söylemektedirler.
• "Faşist, bireyi yok ediyor diye karşı çıkıyorum" derler, ama aslında "şehitler ölmez", "vatan sana canım feda" anlayışından nefret ediyorlar. (Tamam ölmekten korkabilirsin. Ama Dünya Savaşı'nda, Kurutuluş Savaşında şehit olan binlerce insan var. En azından bu nedenle biraz utanırsın ve en azından karşı çıkmazsın)
• Atatürk'ten nefret ettiklerini de hiç birinde açıkca duyamazsın. Hiç bir şekilde söylemezler. 30'lı yılların faşist dönemi gibi laflar ederler. (Faşistlik dönemi ise Faşist kim oluyor ?)

And'ımız turnosol kağıdı işlevi görür. Kime güvenebilirsin kime güvenemezsin gösterir.