|
|
|
|
Microsoft 'Longhorn' kod adlı, uzun dönemden beri geleceği bildirilen yeni işletim sistemini yazılım geliştiricilere tanıttı. Bu işletim sistemi Windows dünyası için devrim niteliği taşıyor. Windows 95'ten sonra gerek arayüzde gerekse altyapıda en çok değişiklik getiren işletim sistemi bu olacak. Bilindiği gibi daha önce DOS'un üzerinde çalışan bir shell programı görünümünde olan Windows 3.1, yerini tek başına işletim sistemi olarak çalışan ve DOS'a ihtiyaç duymayan Windows 95'e bırakmıştı. Windows 98, Widnwos ME, Windows XP, Windows NT ve Windows 2000, Windows 2003 hep 95'le gelen özelliklerin geliştirlmesi ve bazı özellikler eklenmesiyle oluşturulmuş. Microsoft, Longhorn'un çok farklı bir işletim sistemi olacağını, altyapıda ve arayüzde radikal bir değişiklik yapılacağını söylüyor.
Bir ürünü söylediği tarihten hemen hemen her zaman geç çıkartan Microsoft Longhorn'da da geleneğini bozmuyor. Önce 2004 olarak belirttiği piyasaya çıkış tarihini sonra 2005 olarak belirledi. Bazılarına göre 2006'den önce çıkamaz. Demo'ları gören bazı yorumcular Longhorn için 'slideware' (daha slidelardan oluşan aslında kodu hiç olmayan yazılım) yorumları yapıyorlar.
Şimdiye kadar hep 2 boyutlu olan masaüstü arayüzü 3. boyut, derinlik, animasyon gibi özellikleri destekleyecek. Daha güzel ve kullanışlı bir arayüz öngörülüyor. Muhtemel başka bir değişiklikte işletim sisteminin insan sesini tanıması ve sesli komutları yerine getirmesi. NUI platform adı verilen sistemle el yazısını da tanınacak. Kod adı Avalon olan yeni arayüzdeki değişikliklerin çoğu Mac OS X'de bulunan özellikler. Mac'n ünlü 'dahi'si Steve Jobs Longhorn'un Mac OS X'i şimdiki halini yakalamaya çalıştığını, Longhorn çıktığında Mac OS'un çok daha ileride olacağını söylüyor.
WinFS (Windows Future File System) adında yeni bir dosya sistemi geliyor. Ancak Microsoft yetkilileri bunu NTFS'in yerine gelmediğini, WinFS'in NTFS'i kullandığını, WinFS'in NTFS üzerine kurulacağını söylüyorlar. WindFS SQL Server'ın sorgulama özelliklerini içerecek. Ayrıca XML desteği de bulunuyor WinFS'te. Bu sistemde MS Word dokümanları gibi dosyalar da sorgulanabilecek.
Longhorn'un içinde .NET, daha doğrusu .NET'in yeni versiyonu Indigo olacak. XML tabanlı dağıtık işlemler için kullanılan Web Services'i destekleyecek. Indigo ayrıca mail ve instant messagging gibi özellikler de içeriyor. Bu değişikliklerle Windows işletim sistemin en son network teknolojilerini kendisine uyarlamış oluyor.
Longhorn, Paladium adlı güvenlik sistemiyle entegre çalışacak. Virüs ve worm'ları engelleyeceği belirtilen bu sistem kullanıcıyı spam'dan da koruyacak. Ayrıca yeni işletim sistemi, makinenin bağlantılarını kontrol eden bir firewall da içeriyor. Belgelerim, Resimlerim gibi Adamım (My Man) gibi bir yapı geliyor. Bir belgenin sadece güvendiğiniz insanlara ulaşmasını sağlayacak. Microsoft, Windows'taki güvenlik açıklarının satışları ve şirketin karını azaltma yönünde büyük bir etki yaptığını farkında ve bunu gidermeye çalışıyor.
Şimdiye kadar araştırma geliştirmeye kaynak ayırmamakla suçlanan Micsoroft, son dönemde yatrım yaptığı bu alandak içalışmalarının meyvesini görüyor. SQL Server'da Oracle'ı, Office'te Lotus ve WordPerfect'i, GUI ve Multimedia'da Apple'ı, .NET'te Java'yı 'örnek' alan Microsoft'un, 'yep yeni' bir yenilik yapmayacağı görülüyor. Ancak, en azından bundan sonra, yazılım dünyasındaki gelişmeleri benimsemekte çok geride kalmayacağının sinyallerini veriyor. Yenilikleri kimin bulduğu değil onları kimi ticari başarı haline getirdiği önemli. Eğer Microsoft, Longhorn'la masaüstündeki en son teknolojileri başarıyla uygularsa kimse o yenilikleri aslında kimlerin yaptığını umursamaz. Ancak bu yenilikleri yakalamakta da gecikirse bu boşlukları doldurmaya hevesli bir çok platform var. Artık bir UNIX türevi olan Mac OS X, giderek yaygınlaşan Linux, Linux'a dayanan Java Desktop System gibi bir çok rakibi boşlukları doldurabilir.
Microsoft Longhorn'u öncelikle yazılım geliştiricilere tanıtıyor. Çünkü sıradan kullanıcı bilişim alanındaki gelişmelereden haberdar değil. Sadece geliştiriciler diğer işletim sistemlerindeki gelişmeleri takip ediyorlar ve Windows'un bu teknolojilerden geri kalması en çok onları olumsuz etkiliyor. Piyasada yaygın kullanımı nedeniyle Windows için geliştirme yapan, gözü başka işletim sistemlerinde olan çok sayıda geliştirici var. Eğer yaptığı yeniliklerle elindeki geliştiricileri tutamazsa Microsoft çok şey kaybedebilir. Yazılım uzmanlarının beğenmediği bir işletim sistemi veya platformunun yaşama şansı yok.
Ancak Microsoft'un bunun farkında olduğu, yeni işletim öncelikle geliştiricilere tanıtmasından belli oluyor. Longhorn'la Microsoft masaüstünü bir çok yenilikle tanıştırdığı gibi geliştiricilere de en son teknolojiyle çok iyi işler yapmasına olanak tanıyacak. Zaten Microsoft'un masaüstünde neredeyse tekel olan konumunu sürdürebilmesi için başka şansı yok. Tek sorun Longhorn'un zamanında ve çok fazla bug içermeden piyasaya çıkabilmesi. Geç kalıp Apple'ın gerisinde kalırsa multimedia'daki üstünlüğü nedeniyle pazar payının bir kısmını Apple'a kaptırabilir. Longhorn, erkenden ama henüz tam güvenli olmadan piyasaya çıkarsa da Linux tabanlı işletim sistemlerine büyük bir koz vemiş olacak. Çok geçerli bir kuralı bir kez daha hatırlatmakta fayda var : Vakit nakittir. Microsoft da bunu çok iyi biliyor.
Kasım 2003
|
|
