Veri

Balıkesir Hutbesi Tam Metni

Mustafa Kemal'in 7 Şubat 1923'te Balıkesir'de Zağnos Paşa Camii'nde yapmış olduğu konuşmanın tam metni aşağıdaki gibidir:


Ey Millet, Allah birdir, şanı büyüktür. Allah’ın selâmı, âtıfeti, hayrı üzerinize olsun. Peygamberimiz Muhammed Mustafa (s.a.s.) Efendimiz Hazretleri Cenâb-ı Hak tarafından insanlara hakâyık ve akâid-i kat’iyyeyi telkin etmek için me'mûr olmuştur , mersûl olmuştur.


Peygamberimiz Efendimiz Hazretlerinin delâlet-i peygamberânesiyle tesis etmiş olan dînimizin kanûn-i aslîsi cümlenizce mâlumdur ki Kur'an-ı Azîmüşşânın ihtivâ ettiği nusûhtur. Bu nusûha istinâden tesis etmiş olan dinimiz 1300 bu kadar seneden beri âlem-i beşere feyz-i rûhânî vermiş son dindir ve dîn-i ekmeldir. Çünkü tabiata, akla, mantığa tamamen muvâfık, mutâbık ahkâmı ihtivâ eder. Filhakîka böyle olması ve en son din olabilmesi için bu mezâyâyı âliyeyi câmî bulunması icap eder. Çünkü aksi takdirde kavânîn-i ilâhiye beyninde tezat olması lazımdır. Zira bilcümle kavânîn-i dîniyeyi yapan ve kuran Allah Azîmüşşân'dır.


Biliyorsunuz Cenab-ı Peygamber bütün mesâi-i zâtiyesinde iki hâneye mâlik bulunuyordu. Birisi kendi evi, diğeri Allah'ın evi idi. Millet işlerini ekseriyâ Allah'ın evinde, camide Eshâb-ı Kirâm ile istişâre ederek yapardı. Biz bu dakikada Allah'ın evinde bulunuyoruz. Allah'ın huzurunda, Peygamberimiz Aleyhissalâtü Vesselâm Efendimizin ehl-i imân ile beraber ictimâ ettiği dâr-ı kudsîde bulunuyoruz. Böyle bir sevaba beni muzahir eden Balıkesir'in dindar, çok kıymettâr ve kahraman insanlarının huzûrudur. Bundan dolayı çok memnunum. Çünkü Cenâb-ı Hakk'a karşı en kıymetli bir vazife ifâ ettiğimizden nâşî en büyük sevaba nail olacağım.


Ey Balıkesir Halkı!


Camiler yalnız birbirimizin yüzüne bakmaksızın yatıp kalkmak için değildir. Camiler bilhassa din ve dünya için neler yapmak mecburiyetinde olduğumuzu düşünmek, meşveret etmek içindir. Herşey ancak meşveretle iyi tarîka sevk edilir. Biliyorsunuz ki Cenâb-ı Peygamber ekseriya rufekâ-i mesâîsiyle meşveret eder, dünya umûrunda kendinden kuvvetli, daha zekî arkadaşları olduğunu teslim buyururlardı. Binâenaleyh, sizin de kendi işlerinizde her birerlerinizin dimağları mutlaka ayrı ayrı hâli faaliyette bulunmalıdır.


Ben size yalnız kendi düşündüklerimi söylemek değil, sizin düşündüklerinizi bilmek istiyorum. Esasen âmâl-i Milliye , irâde-i milliye , temâyulât-ı milliye demek, halkın içerisinden şu veya bu bir kaç kişinin emelleri değil, bütün bir milletin muhassalası demektir. Bu muhassalanın fevkine çıkmak ve tahtında kalmak mutlaka yanlıştır.


Hakîki yolu bulabilmek için halkın efkârı hissiyâtını daima bilmek lâzımdır. Buna binâen sizden çok rica edeceğim: Bana ne sormak istiyorsanız sorunuz, dinleyeceğim. Cenâb-ı Hakka tekrar hamd ve senâ ederek burasını terk ve sizi dinlemek üzere aşağıya iniyorum.
zafer.teker , 27.09.2014

Bu Sayfayı Paylaş:

Fibiler Üyelerinin Yorumları


Tüm üyeler içeriklere yorum ekleyerek katkıda bulunabilir : Yorum Gir

Misafir Yorumları




Bu Sayfayı Paylaş:

İletişim Bilgileri

Takip Et

Her Hakkı Saklıdır. Bu sitede yayınlanan tüm bilgi ve fikirlerin kullanımından fibiler.com sorumlu değildir. Bu sitede üretilmiş , derlenmiş içerikleri, fibiler.com'u kaynak göstermek koşuluyla kendi sitenizde kullanılabilirsiniz. Ancak telif hakkı olan içeriklerin hakları sahiplerine aittir